Vücutta yağ oranının artmasıyla birlikte gelişen obezite sağlıksızlığı öbür birçok sıhhat sıkıntısını da beraberinde getiriyor. Bu nedenle kompleks bir sağlıksızlık olan obezitenin tedavisi, teşhis konulmasından itibaren uzun periyodik bir takip süreci gerektiriyor. Bahis ile ilgili ayrıntılı bilgiler veren Türkiye Obezite Araştırma Derneği (TOAD) Lider Yardımcısı ve Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Endokrinoloji ve Metabolizma Sağlıksızlıkları Uzmanı Prof. Dr. Dilek Yazıcı, obezitede kullanılan tedavi usullerini sıraladı ve değerli ihtarlarda bulundu.
Obezite sağlıksızlığının tanısı, Beden Kütle İndeksi (VKİ) hesaplaması denilen küresel olarak kullanılan bir prosedür ile konuluyor. Prof. Dr. Dilek Yazıcı, VKİ’nin, kişinin kilosunun, uzunluğunun metre cinsinden karesine bölünerek hesaplandığını belirterek kelamlarına şöyle devam etti:
“VKİ sonucunun 25’e kadar olması kişinin olağan kiloda olduğu manasına gelirken, 25-30 ortasında olması fazla kilolu olduğunu gösteriyor. VKİ’nin 30 ve üzeri olması durumunda ise obezite teşhisini koyuyoruz.”
VKİ’nin dışında bel etrafı ölçümünün de bedendeki yağ ölçüsünü ölçmek açısından kıymetli bir gösterge olduğunun altını çizen Prof. Dr. Yazıcı, Türkiye için bayanlarda 90 cm, erkeklerde ise 100 cm’nin üzerinde olması durumunda obezite teşhisinin koyulabildiğini belirtti.
OBEZİTELİ BİREYLER BİRİNCİ ADIMDA HANGİ UZMANLARA BAŞVURABİLİR?
Obezite sağlıksızlığının tedavisinde uygulanan yollar hakkında bilgiler veren Prof. Dr. Dilek Yazıcı, fazla kilolu yahut obeziteli bireylerin çoklukla birinci olarak aile tabiplerine, iç sağlıksızlıkları uzmanlarına ve endokrinologlara başvurabileceklerini belirtti. Teşhisin konulmasıyla birlikte uygulanması gereken sistemin belirlenmesi ile ilgili de konuşan Prof. Dr. Yazıcı şunları söyledi:
“Obezitenin tedavisinde başvurulan birinci usul hayat şekli değişikliği yapılması oluyor. Sağlıksıznın uzmanlar eşliğinde bir beslenme ve antrenman programı uygulaması ve psikolog yardımıyla da bu değişikliklerin kalıcı hale gelebilmesi sağlanmalı.”
“İLAÇ TEDAVİLERİ İLE YÜZDE 10 CİVARINDA KİLO KAYBI SAĞLANABİLİYOR”
Prof. Dr. Yazıcı, antrenman ve diyet uygulaması sonucunda sağlıksızda en az yüzde 5’lik bir kilo kaybı sağlanamazsa ve şeker sağlıksızlığı, karaciğer yağlanması, kolesterol yüksekliği üzere komplikasyonlarda besbelli bir güzelleşme görülmezse ikinci basamak olarak ilaç tedavisine başvurulabileceğini lisana getirdi.
İlaç tedavilerinde yüzde 10’lara kadar kilo kaybı sağlanabildiğini belirten Prof. Dr. Yazıcı, kelamlarına şöyle devam etti:
“Obezite ve fazla kilo toplum genelinde çok yaygın olarak görüldüğü için ilaç tedavileri ile ilgili pek çok çalışma yapılıyor. Münasebetiyle aktiflikleri daha yüksek ilaçlar da geliştirilmekte.”
“İLAÇ TEDAVİSİ TABİP DENETİMİNDE YAPILMALI”
Bu ilaçların doktor denetiminde kullanılması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Yazıcı, bahis ile ilgili değerli ikazlarda bulundu:
“Obeziteli yahut fazla kilolu bireyler kilo vermek için bir grup bitkisel formüllere başvurabiliyor. Fakat bilimsel olarak aktifliği kanıtlanmamış bu bitkisel ilaçlar,kalp-damar ya da merkezi hudut sistemini olumsuz etkileyebilir ve öngörülmeyen diğer komplikasyonlara neden olabilir. Bu nedenle tedavide, İlaç Onam Kurumları tarafından onaylı olan ilaçların doktor denetimiyle kullanılması riskleri önlemek ismine çok kıymetlidir.”
CERRAHİ TEKNİKLER HANGİ SAĞLIKSIZLARA UYGULANMALI?
Obezitenin tedavisinde başvurulan usullerden biri de cerrahi müdahale. En sık kullanılan yolların tüp mide ve gastrik bypass cerrahisi olduğunu belirten Prof. Dr. Yazıcı, “Tüp mide ile yüzde 50-60, bypass prosedürüyle ise yüzde 70 oranında fazla kiloların verilmesi sağlanabiliyor.” formunda konuştu.
Obezitede cerrahi tekniğin her sıhhatsiz için uygun olmadığını belirten Prof. Dr. Yazıcı, husus ile ilgili şu bilgileri verdi:
“Sağlıksızya obezite cerrahisi uygulanması için belirli kıstaslar var. Genel olarak VKİ’si 40’ın üzerinde olan sağlıksızları da cerrahiye yönlendirebiliyoruz. Sağlıksıznın VKİ’si 35 ve üzeriyse ve birebir vakitte sağlıksızda denetim edilemeyen birtakım komplikasyonlar varsa da cerrahi müdahale uygulanabilir.”
Cerrahi müdahalede sıhhatsiz seçiminin yanlışsız yapılması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Yazıcı, antrenman ve diyet programı ile hayat usulünde değişikliği oturtamayan bireylerin cerrahi sonrası kilo alabildiğini vurguladı. Sağlıksızların cerrahi müdahaleden sonra uzun müddet takip edilmesinin besin eksikliklerinin denetimi açısından da kıymetli olduğunu belirten Prof. Dr. Yazıcı, kalıcı hayat biçimi değişikliğine ahenk sağlayabilecek sağlıksızların ameliyata yönlendirilmesi gerektiğini kelamlarına ekledi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı<br>
steroid satın al
