Erteledikçe zihinde kapladığı alan büyüyen işler ya da misyonlar, keyif almanın, anda kalmanın ve dahil olmanın önüne geçiyor. Küçük üzere görünen işlerin yahut isteklerin olağanlıkla ertelenmesi nihayetinde ertelenmiş ömre dönüşüyor.
Zamanın heybeti karşısında aciz kalan insanın, vakte karşı verdiği uğraş, erteleme; tüm isteklerin karşılanmasına yetmeyecek ömrün hüsranından kaçma.
Erteleme davranışını süreksiz müddet ertelemeye yarayan motivasyon konuşmaları, planlar yahut idmanlar, insanın düşünmeyi ertelediği kaynağa, yani ölümlülüğün çaresizliğe değinmediğinden ertelemeyi durdurmak için yapılan aksiyonlar tekrar vakti ertelemeye dönüşüyor.
Yetiştirilecek işleri peşi sıra ötelerken, günleri gerisi gerisine ertelerken buluyorum kendimi. Ufak bir işten anlık kaçarken kaybolan günlerime bakıyorum. Saatler nasıl geçmiş, ne orta günlere dönüşmüş anlayamazken ömrümün de ertelemekle geçtiği kanısı sanıyor zihnimi. Zihnimdeki kanıları ertelemek için hızla ulaşabildiğim telefonumu elime almak için atak yapıyorum. Uygulamalar ortası kısa bir tıp dahi rahatsızlık veren bu kanıyı uzaklaştırmama yardımcı olacak. Aksi halde, rahatsızlık veren bu yakınlık beni huzursuzluğa sürükleyebilir, korkunun karanlığına atabilir yahut hüsrana uğratabilir. Ben bu huzursuzluğu, fikirlerimi ve işlerimi erteleyebilmek için bir an telefona uzanıyorum, kimilerimiz görüntü oyunlarına, paklığa yahut kendine ilişkin erteleme biçimlerine uzanıyor.
Ertelenmiş ömür
Yapılacaklar listemizi ertelerken sıklıkla korkularımızı da ertelediğimiz yanılsamasına kapılıyoruz. Birtakım nadir durumlarda, teslim tarihi yakınlaşan işleri ileri attıkça elimizdeki anları yaratıcılık için değerlendirebiliyoruz; lakin ertelediğimiz işlerin birçok yaratıcılığı perçinlemek yerine yükselen korku düzeyinden ötürü performansı düşürüyor. Çünkü, yapılması gereken vazifeler ertelendikçe, gereksiz yere öznel rahatsızlık verecek noktaya geliyorlar. Öbür yandan kronik erteleme zevk alma marifetlerimizi köreltiyor. Erteledikçe zihinde kapladığı alan büyüyen işler ya da vazifeler, keyif almanın, anda kalmanın ve dahil olmanın önüne geçiyor. Küçük üzere görünen işlerin yahut dileklerin olağanlıkla ertelenmesi nihayetinde ertelenmiş ömre dönüşüyor.
Ölümlülüğün yadsıması
Koşturmacanın içinde farkında olmadan, işlerin yoğunluğundan ya da vaktini beklediğimizden ötürü ertelediklerimiz, kabul edemediğimiz ölümlülüğümüzün ve dileklerimizin hiçbir vakit istediğimiz üzere doyurulamayacağının bir nevi işareti. Vaktin heybeti karşısında aciz kalan insanın vakte karşı verdiği gayret, erteleme; tüm isteklerin karşılanmasına yetmeyecek ömrün hüsranından kaçma. Vakte dahil olmayı erteledikçe, hayatımızı erteliyoruz. Erteledikçe, anın içinde var olduğumuzu reddediyor, vakti boşa geçiriyor; aslında vakte hasar vermeye çalışıyoruz. Hasar verdiğimiz yalnızca kendi vaktimiz oluyor. Erteledikçe, ölümlülüğün yadsıması içinde mevte yaklaşıyoruz.
Günümüzde erteleme davranışını ertelemek için yayımlanan kitaplar, seminerler ve araştırmalar erteleme davranışının arttığına işaret ediyor. Erteleme davranışını süreksiz mühlet ertelemeye yarayan motivasyon konuşmaları, planlar yahut antrenmanlar, insanın düşünmeyi ertelediği kaynağa, yani ölümlülüğün çaresizliğe değinmediğinden ertelemeyi durdurmak için yapılan aksiyonlar yeniden vakti ertelemeye dönüşüyor.
Gerçekleşmeyecek dileklerin hüsranı
Gün geçtikçe erteleme davranışından sitem edenlerin sayısı yükseliyor, ama aksiyona geçebilenlerin sayısı azalıyor. Şuurlu olarak kimse vaktinin boşa gitmesini istemiyor olsa da bilinçdışı, dahil olmaktan korkulan vakte aksülamel veriyor. İnternetin tüm dünyayı birbirine bağlamasının akabinde toplumsal medyanın herkesin meskeninin içine dahil olma imkânı tanıması, şahit olunan hayatların artması etkileyici görünse de beşere ölümlü hayatına sığdıramayacaklarını sistematik olarak hatırlatıyor. Mahalleden globale uzanan yeni bakış açıları dilenildiği üzere doyurulması güç dileklerine yenilerini ekliyor. Öteki yandan da gerçekleşmeyecek dileklerin hüsranı artıyor. Yeterli bir performans sergilese dahi isteklerinin tamamına erişemeyecek olmanın hüznü erteleme davranışını pekiştiriyor. Uzun vadeli ümitsizlik kısa vadeli engellemelerle öteleniyor.
Ölümsüzlük vaadiDeğişen dünya tüketimi arttırabilmek için sıklıkla ölümsüzlük vaadini kullanıyor. Tüm isteklerin doyurulabileceğini taahhüt ediyor. Sunulan seçeneklerin seçiminin dahi vakit almasına rağmen yetişmenin kişinin performansına dayandığını ima ederek de yetersizlik hislerini kuvvetlendiriyor. Ne yaparsa yapsın yetişemeyeceğini düşünmeye başlayan insan kendilik kıymetini koruyabilmek için de ertelemeye devam ediyor. Bilhassa kırılgan kendilik kıymetine sahip bireyler için erteleme stratejik olarak kullanılabiliyor. Yapılacak işler için güzel bir performans sergilemek zorunda olduğunu ve bunu başaramazsa düzgün ve bedelli biri olmayacağına dair çarpık inanç, hiçbir şey yapmadan başarısız olmayı tercih etmeye neden oluyor. İnsan, bu yanlış inancın altında da yatan, âlâ ve bedelli olma isteğinin dilediği üzere doyurulamama ihtimalinin hüsranından kaçmak için ertelemeye devam ediyor. Bazen yapılacak işler çok kolay olduğu için erteleme yapılıyor üzere görünse de yapılacakların zorluğuna ya da hayal kırıklığına tahammül edememek sıklıkla kelam mevzusudur.Ertelemek ölümlü olduğunu kabul etmekte zorlanan, vakte dahil olmaktan telaş duyan ve kendi eksikliğini kabul etmekte zorlanan beşere mahsus. Kendi eksiklerimizin yarattığı hüsrandan kaçmaya çalışmanın bir temsili. Durduramadığımız vakti -farkında ya da farkında olmadan- boşa geçirerek ona hasar verme isteği. Ölümsüzlük isteği.
<br>
steroid sipariş
