Ara tatiller çocuklar için çok kıymetli vakit dilimleridir. Uzun ve yorucu süren okul vaktinin akabinde tatilin manası çocuklar için olduğu kadar anne-babalar için de kıymetlidir. Ülkemizdeki imtihan sistemine dayalı eğitim, hem öğrencileri hem de velileri yormaktadır. Bu nedenle tatilde öncelikli olarak çocuklar nitekim dinlenmeli ve tatil yapmalılar. Zihinsel yorgunluklarından uzaklaşmak için karneleri makûs bile olsa bu süreyi ders dışı aktivitelerle geçirmeleri onlar için daha sağlıklı olacaktır. Tekrar okul başladığında zinde bir zihne sahip olmak için orta tatilde tatil üzere davranılmalı ve gereğince dinlenilmelidir. Aksi takdirde yorgun bir zihin ile yine okula başlandığında eski başarısızlıkların devam etmesi kaçınılmaz olacaktır.
Ara tatillerin hedefi dinlenme gereksinimimizi karşılamak olduğu kadar kendimizi kıymetlendirmek, eksik taraflarımızı fark etmek için de bir fırsattır. Bu sürece aileler ne kadar dahil olursa tatiller de o kadar manasına ulaşır. Anne-baba tavrı, karneye yüklenilen mana, çocuğun akademik yeteneklerini yanlışsız tanımak, çocuğa karşı geliştirilen muvaffakiyet beklentisinin tutarlılığı çok değerlidir. Her şeyden evvel çocukları getirdikleri âlâ karneler için değil yalnızca çocuğumuz olduğu için sevmeliyiz. Çocukların bu duyguyu hissetmesi çok kıymetlidir. Şayet bu türlü olursa makus karne de gelse çocuğumuzu kucaklayabilir ve ona yardım edebiliriz. Çocuklarla birlikte karnenin bir kritiği yapılabilir fakat çocuklar asla düşük notları nedeniyle cezalandırılmamalı ya da azarlanmamalı. Bağırmak, kızmak, azarlamak da tıpkı fizikî şiddet üzere çocukta hasara yol açar. Bu yolla meydana gelen duygusal hasarlar fizikî şiddetin getirdiği hasarlardan daha uzun müddette güzelleşmektedir.
Zaman kavramının her geçen gün biraz daha değer kazandığı bir çağda yaşıyoruz. Çocukların doyasıya dinlenmek, oyun oynamak ve eğlenmek istediği bu orta tatillerde onları sıkmadan onlarla bir arada kaliteli vakit geçirmek de mümkün. Bu yazıda, benim çocuklarla çalışırken uyguladığım ve tertipli yapıldığında çok hoş sonuçlar aldığım birtakım aktiviteler bulacaksınız. Siz de bu aktiviteler ile çocuğunuzla birlikte hem eğlenceli vakit geçirip hem de çocuğunuzun toplumsal ve bilişsel olarak geliştiğini gözlemleyebilirsiniz.
Kendini tanıtma aktifliği: Aile bireylerinden herkes sırayla kelam alarak kendisini 5 dk. boyunca tanıtır. Çocuğunuzun yaşına nazaran vereceğiniz bilgileri ayrıntılandırabilir ve süreyi uzatabilirsiniz. Çocuğunuzun kendini anlatırken özgür olmasına imkan verin. Doğrusu ya da yanlışı olmayan bir aktiflik olduğunu ona hissettirin. Takıldığı yerlerde sözel ipucu verebilirsiniz. En sevdiği rengin ne olduğunu, en güzel anlaştığı arkadaşının isminin ne olduğunu sorarak çocuğunuzu rahatlatıp konuşmaya davet edebilirsiniz.
Nostalji saati: Konuttaki eski albümlere daima birlikte bakılır ve nostalji saati yapılır. Ortadaki vakit farkını çocuğunuzun görmesini sağlamış olursunuz. Ayrıyeten eski fotoğraflara bakmak demek komik pek çok ayrıntı bulmak demektir. Eski albümlere bakmak ve eski fotoğraflar üzerine konuşmak her vakit eğlencelidir.
Etkilendiğiniz bir olayı yazın: Aile bireylerinden herkes, kendisini etkileyen ve başından geçen bir olayı, bir sayfa boyunca muharrir. Sonra sırayla herkes okur. Yazarken üzücü olaylara yer verilmemesi uygun olabilir. Gündelik hayatın içinde yaşanmış, komik, şaşırtan ya da heyecanlandığınız bir anınıza yer verebilirsiniz. Burada hem bizi etkileyen bir olayı ailemizle paylaşmış oluyoruz hem de yazma hareketini deneyimliyoruz. Herkesin birbirinin ne yazdığını çok merak ettiği ve can kulağı ile dinlediği bir aktiflik olacaktır. Daha sonra aktifliği devam ettirmek isterseniz daima birlikte yazım yanlışlarını tespit edebilirsiniz. Ya da her aile bireyi bir oburunun yazım yanlışını tespit edebilir.
Mutfakta ailece bir yemek yapın: Aile üyeleri beraberce bir yemek ya da tatlı yapar. Hangi yemeğin yapılacağından gereçlerin masanın üstüne çıkartılıp yemeğin tamamlanmasına kadar her şey birlikte yapılır. Çocuğunuza meskenin her alanında küçük vazifeler vermek onun bağımsız ömür marifetlerini geliştirir. Bir arada yapılmış bir yemek hoş bir anı bırakırken çocuğunuza memnunluk ikram eder. Sonuçta yemeğin tadı hoş olmasa bile bu tecrübenin keyfi değer biçilemezdir.
Sohbet saati: Sıra ile konuşan aile bireyleri başlarından geçen komik anılarını anlatır. Herkesin sırası bitince başınızdan geçen gizemli ya da dehşetli bir anınızı anlatabilirsiniz. Bu formda herkesin sırası bittikçe mevzu başlığını değiştirebilirsiniz. Çocuğunuzun yaşına ve ilgisine nazaran şimdiki problemler hakkında tartışarak fikir ürettiğiniz beyin fırtınası saati de yapabilirsiniz. Örneğin ‘su kaynaklarının tükenmesi karşısında nasıl tedbirler alabiliriz?’ üzere bir mevzuyu tartışabilirsiniz.
Kitap okuma saati: Bu aktifliği sistemli olarak hayatınıza dahil ederseniz çocuğunuzun kitap okuma alışkanlığı kazanmasında çok tesirli olacaktır. Daima birlikte yalnızca sessizliğin ve kitapların olduğu yarım saat ya da bir saat oluşturulur. Bu süreçte birbirinizle konuşmayın ve teknolojiden, televizyondan uzak durun. Daha sonra herkes okuduğu kitap hakkında kısaca başka aile bireylerine bilgi verebilir. Okuma tecrübesini yaşadıkça kitapların büyülü dünyası sizi içine daha çok çekecek ve okuma saatinizin giderek uzadığını ve bu vakit diliminden ortak bir keyif aldığınızı göreceksiniz. Kitap okuma alışkanlığı kazandırmak uzun vadede çocuğunuzun ferdî gelişimine yapacağınız en büyük yatırımdır.
Müze ziyareti yapın: Konutunuza yakın aradaki bir müze ailece ziyaret edilir. Seçeceğiniz müzenin çocuğunuzun ilgisine hitap etmesine dikkat edebilirsiniz. Örneğin arkeolojik müzeler yerine şahsî müzeler daha çok ilgisini çekebilir. Ya da tam karşıtı olabilir. Birden fazla müze hafta sonu da açık olmakla bir arada kimi müzelere randevu alınması gerekebilir. Bu detayları evvelden planlamanız yerinde olur. Müzeleri ziyaret etmek çocuğunuzun keşif ve merak hissini besleyeceği üzere geçmiş kültürleri de göstermesi bakımından vakte adeta ayna fiyat. Müze ziyaretlerini seven bir çocukla, gördükleri üzerine yapacağınız konuşmalar ve cevaplayacağınız sorular hiçbir vakit bitmez.
Kutu oyunları oynayın: Birlikte oynamaktan keyif alacağınız bir oyun seçilir. Çocuğunuzun yaşına nazaran seçeceğiniz bir kutu oyunu, onun düşünme maharetine ve sonraki adımlarını planlamasına katkı sağlar. Örneğin ‘Kim Bul Bakalım’ isimli kutu oyunu olabilir.
Film akşamı yapın: Bir çocuk sineması beraberce seçilir ve izlenir. Çarli’nin Çikolata Fabrikası olabilir. Çocuğunuzun ilgisine nazaran karakterleri hayvanlardan oluşan ya da karakterleri otomobillerden oluşan bir sinema seçebilirsiniz.
Hayal kurma saati: Hayal kurma saati yapılır ve çocuğun hayalleri dinlenir. Başarılmış her büyük şey evvel hayal kurmakla başlar. Çocuklara hayal kurmayı öğretirsek ve onların hayallerini anlatmalarını sağlarsak aslında çocuklara düşünmeyi, istemeyi ve başarmayı öğretmiş oluruz. Aileler çocuklarının hayal kurmasını önemsemeli ve onların hayallerini lisana getirmesine fırsat vermeli. Çocuklarınız hayal kurma saatindeyken onları dinlediğinizi görmelerini sağlayın. Sonrasında siz de gerçekleşmiş hayallerinizi ve nasıl başardığınızı anlatarak çocuğunuzu motive edebilirsiniz.
Doğayı boyama saati: Çocukla birlikte dışarı çıkılır ve yerde bulunabilecek taş, yaprak, kol üzere tabiata ilişkin elementlerden bir ölçü toplanır. Meskene geldiğinizde bunları beraberce istediğiniz renklere boyayın. Boş bir kağıda ağaç, yaprak çizip boyamaktansa siz kendi topladığınız kısımlardan kendi ağacınızı oluşturun ve boyayın. Üzerine kendi topladığınız yaprağı koyun ve boyayın. Bu aktiflikle çocuğunuz, tabiata katılarak müşahede yapmış olur. Tabiatın bize sunduğu hoşlukları, tabiatın içine dahil olarak ve yaşayarak öğrenen bir çocuk hayata ve etrafına karşı çok daha fazla hassaslık kazanır.
Özellikle yazma ve konuşmaya dayalı yukardaki aktiviteler nizamlı olarak yapıldığında vakit içinde şu olumlu gelişmeleri gözlemlersiniz: çocuğunuzun daha uzun ve tertipli cümleler kurduğunu, daha öz inançlı olduğunu, kendini daha düzgün anlatabildiğini ve topluluk önünde daha akıcı konuştuğunu göreceksiniz.
<br>
steroid satın al
