Son yıllarda bayanlar ortasında en sık görülen kanser tiplerinin başında göğüs kanseri geliyor. Göğüs kanseri ile gayrette erken teşhis büyük kıymet taşırken, 40 yaşından sonra her bayanın senede bir sefer göğüs denetimlerini yaptırması bu teşhis talihinde büyük rol oynuyor. Göğüs kanseri riskinin azaltılması için; sistemli bir hayat, sağlıklı beslenmek, antrenman yapmak, sigara ve alkol kullanmamak, radyasyon ve güneş ışınlarına dikkat etmek ehemmiyet taşıyor. Kilo almak ve kilo denetimi yapamamak ise göğüs kanserini tetikleyebiliyor. Memorial Şişli Sağlıksıznesi Genel Cerrahi Bölümü’nden Doç. Dr. Fatih Levent Balcı, göğüs kanseri ve risk faktörleri hakkında bilgi verdi.
Meme kanseri, göğüs içerisinde bulunan dokuların değişip hiç durmadan üremeleri ve farklı hücre kümelerine dönüşmesiyle başlamaktadır. Tıpkı vakitte bu durum bedendeki hayati organların çalışmasını engelleyecek formda o organların işlevlerini durdurma noktasına da gelebilmektedir. Göğüs kanseriyle alakalı net bir neden olmamakla birlikte yüzde 10 itibariyle genetik geçişli olduğunu söylemek mümkündür. Göğüs kanserinin sebepleri konusunda ortaya atılan teoriler içerisinde; güneş ışınları, radyasyon, sistemsiz hayat biçimi, çok kilo alma ve fazla alkol tüketimi yer almaktadır.
Bir göğsün öteki göğse nazaran süratle büyümesi varsa…
Meme kanseri bulguları çok çeşitli olmakla birlikte, en sık tabibe başvurulan şikayetler ortasında göğüs içerisinde ele gelen ceviz yahut fındık büyüklüğünde bir kitle var olması yer almaktadır. Ele gelen dokular yuvarlak yahut oval formlarda olmaktadır. Göğüs başında akıntı, göğüs cildinde çekilme, ciltte pürüzlenmeler de en sık rastlanılan şikayetler ortasındadır. Göğüs kanseri iki göğüs ortasındaki büyüklük farkı yahut son vakitlerde bir göğsün başkasından daha fazla büyümesiyle de belirtiler göstermektedir. Bazen sadece koltuk altında lenf büyümesiyle de fark edilebilir.
Genetik yatkınlık varsa erken tarama gerekir
Meme kanserinde bilhassa 40 yaşından sonra nizamlı denetim epeyce kıymetli bir yere sahiptir. Kişinin genetik yatkınlığı varsa denetimler daha erken yaşlarda yapılmaya ihtimam gösterilmelidir. Temel evre tabip tarafından yapılan fizik muayene sonucu koltuk altında kitle ve akıntının varlığının olup olmadığına bakılmaktadır. Fiziki muayene sonucu göğsün sertliğine nazaran kimi tetkikler yapılmaktadır. Mamografi, göğüs ultrasonu ve göğüs MR’ı üzere teknolojilerden faydalanılmaktadır. Mamografi usulüyle göğsün röntgeni çekilerek kanser ile ilgili ipuçlarına ulaşmak mümkündür.
Meme kireçlenmesi de takip edilmeli
Halk ortasında kireçlenme olarak bilinen mikrokalfikasyon durumu da göğüste görülebilir. Bu durum yeterli huylu olsa da, vakit zaman kanser habercisi olabilir. Göğüs dokularında kalsiyum birikmesi nedeniyle olan göğüs kireçlenmesi de mamografide görüntülenebilir. Bu durum ileri derecede takip edilmezse kanser atlanmasına sebep olarak mevtle sonuçlanabilmektedir. O nedenle mamografi her bayan için değerli bir takip aracıdır.
Meme kanserinde genetik pay
Her kanser tipinde olduğu üzere göğüs kanserinde de gen hissesi kelam hususudur. Göğüs kanserinde sadece genetik geçiş şu ana kadarki istatistik datalara nazaran yüzde 10 civarında olmaktadır. Yüzde 10 civarında ortaya çıkan bu oran göğüs kanserinde düşük olsa dahi genetik geçişli kanser ihtimalini ortaya koymaktadır. Bu nedenle aile hikayesinde göğüs kanseri olanların takiplerini daha erken yaşta başlatmaları ve aksatmamaları gerekir.
10 yaşından 90 yaşına kadar görülebilir
Meme kanserinde net bir yaş aralığı vermek mümkün değildir.10 yaşından 90 yaşına kadar toplumun her bölümünde ve her yaş kümesinde göğüs kanserine rastlamak mümkündür. Göğüs kanserinin görülme sıklığı bayanlara oranla erkeklerde daha azdır. Her 8 bayandan 1 bireyde göğüs kanseri görülmektedir. Erkeklerde ise bu sayılar hayli farklıdır. Her 100 erkekten yalnızca 1’inde göğüs kanseri görülmektedir. Göğüs kanseri oluşumunda alkolün tesiri vardır. Çalışmalara nazaran çok alkol kullanımı göğüs kanseri riskini artırmaktadır.
Kilo denetimi göğüs kanseri riskini azaltıyor
Fazla kilo ve obezitenin göğüs kanseri üzerinde tesiri vardır. Hatta bilimsel çalışmalara nazaran erkeklerde de obezite göğüs kanseri riskini artırmaktadır. Bilhassa karın bölgesinde oluşan çok yağlanma göğüs kanserini de tetikleyebilmektedir. Bu durum östrojen hormonunu da etkilediği için göğüs kanserine de neden olabilir. Fazla yağ dokusu demek, fazla östrojen demektir. Karın bölgesi yağlanması, kalça bölgesindeki yağlanmaya nazaran kanser açısından daha risklidir. Bu nedenle göğüs kanserini engellemek için kesinlikle diyete dikkat edilmeli, idman yapılmalıdır.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı<br>
steroid satın al
